29 Ocak 2015 Perşembe

BEBEĞİNİZLE GİDEBİLECEĞİNİZ İDEAL YAZ TATİLİ DESTİNASYONLARI

Bu yazım için bebeğinizle ya da çocuğunuzla yapabileceğiniz bir yaz tatilinin, hem onun için heyecan verici yeni deneyimlerle dolu, hem de sizin için eğlenceli ve hatta belki biraz da dinlenebileceğiniz bir yaz tatili olmasını nasıl sağlayabileceğimizi araştırdım. Ve ortaya hem faydalı bir liste, hem de sizi bu konuda biraz rahatlatacağını umduğum bir yazı çıktı...


BEBEKLE İLK YAZ TATİLİ

Bebeğinizi beklerken onunla bir yaz tatili yapma hayali kurdunuz mu hiç?
Hamileyken, doğacak kızımla birlikte yapacağım bir sürü şeyin hayalini kurmak en sevdiğim aktiviteydi. Sonra kızım doğdu ve gerçekten de birlikte yapmayı hayal ettiğim her şeyi yapmaya çalıştım ve hala da çalışıyorum, ama komik olan şu ki; yaptığımız şeyler, benim hayallerimdeki kadar şiirsel görünmüyor ve bazen de kendimi sınırları zorlarken buluyorum...
İşte bu girizgahtan sonra, size kızım Lal’le beraber yaptığımız ilk yaz tatilimizden bahsedeceğim. Genelde çevremizde duyduğumuz, annenin yazlığına gitmek ya da bir tatil köyüne gidip keyif çatmaya çalışmak yerine; biz kızımızla ilk yaz tatilimizi bir yelkenliyle mavi yolculuk yaparak geçirdik... Zor muydu? Evet... Pişman mıyım? Hayır...
Öncelikle böyle bir yaz tatili planlamamızın başlıca nedeninin; bunun her sene tekrarlanan bir aile geleneği olmasından kaynaklandığını söylemeliyim. Bu yolculuk esnasında Lal henüz 10 aylıktı ve yürümüyordu, bunun büyük bir avantaj olduğunu söylememe gerek bile yok sanıyorum... Her sene yaptığımız erzak alışverişinin bol bebek maması, bez ve ıslak mendilli bir versiyonunu teknemize yükledik ve Datça limanından çıktık yola... Öyle çok uzun yollar yapmadık, Datça’nın güzel koyları sonrasında da Symi ve Chalki adasına kadar gittik...
Yaşadıklarımızı şöyle özetleyebilirim; sıcaktı, kızımın iştahı normalden biraz daha kesikti; bazı yemekleri yemeyi reddediyordu, biz de ısrar etmemeye karar verdik; meyve ve yoğurt gibi tercih ettiği şeylere ağırlık verdik. Bir gün Symi limanındayken ateşi çıktı, sonra ertesi gün düştü. İstediğim gibi özgürce yüzemedim ve kafamı dinleyemedim. Her şeye rağmen normal düzenimizi bozmadık; eskiden tekneyle çıktığımızda ne yapıyorsak yine aynı programı uyguladık, yani bir anlamda kızımız bizim bir aile geleneğimize uyum sağlamayı tecrübe etti ve bu da bizim için çok değerli bir anı oldu.
Ama hepsi bu değil; bu seyahatin çok iyi yönleri de vardı; öncelikle teknede günler Lal için öyle heyecanlı ve hareketli geçiyordu ki; uyku düzeni bozulmadı, bazı koylarda akşam botla kıyıya çıkıp, tavernalarda yemek yedik; kızım her zamanki saatinde uyudu ve o küçücük, gürültülü şişme botla gecenin karanlığında tekneye dönerken uyanmadı bile... Evet gün boyunca sıcak oluyordu ama gölge bizi koruyor; deniz ise serinletiyordu. Ve en önemlisi; Lal denizi çok sevdi ve masmavi tertemiz denizlerde yüzmekten çok büyük bir keyif aldı... O yüzerken yüzünde gördüğüm gülücükler içinse; her türlü zorluğa değerdi...

Böyle bir yolculuktan keyif alabilmek için, kafanızda bu yolculuktan ne beklediğinizi netleştirmek iyi bir çözüm olabilir. Çünkü bu daha önce yaptığınız hiçbir tatile benzemeyecek, bundan emin olabilirsiniz. Bebekle yapılan mavi yolculuk, biraz ailenizin yeni düzenine adanmış, çocuğunuza adanmış bir yolculuk olacak ve bu ciddi bir çaba ve sabır gerektirecek. Ödülü de çocuğunuzun yüzünde göreceğiniz gülücükler olacak.

"DENİZ VE DOĞA HARİKA OLSUN, BİZ DE BİRAZ DİNLENEBİLELİM" DİYORSANIZ

Tabii ki kimse en zorundan başlamak zorunda değil; bizim bu seçimi yapmamızın ardında, yukarıda anlattığım gibi, kendimize göre nedenlerimiz vardı.
Gelin biz şimdi Avrupa’nın doğası ve denizi en güzel destinasyonlarında, bebeğinizle ya da çocuğunuzla yapabileceğiniz, en özel yaz tatili alternatiflerini inceleyelim...

Size dört farklı destinasyon önereceğim. Bu destinasyonların ortak özellikleri;
  • Korunmuş yemyeşil doğaya;
  • Berrak tertemiz bir denize; 
  • Deniz ürünleri ve zeytinyağı yönünden zengin lezzetli bir mutfağa sahip
  •  “Her şey dahil” yapaylığından uzak ve dev fabrikasyon tesisler tarafından bozulmamış;

Olmaları.


ZAKYNTHOS:
Komşudan başlayalım, son yıllarda ülkemizde niteliksiz turizmin artması, doğanın tahribata uğraması, kalitenin düşmesi ve düşük kalitenin yerli turiste pahalıya satılması sebebiyle Yunanistan Türk turistlerin rağbet gösterdiği bir alternatif olmaya başladı.
Bize nispeten biraz daha uzak kalan, ama muhteşem doğası ve plajlarıyla ünlü Yunan adası Zakynthos’tan bahsetmek istiyorum. Zakynthos, Avrupa’nın en güzel plajlarını bünyesinde barındırmasının yanı sıra; türünün en iyi örneklerinden bir tanesi olan bebek dostu bir otele de ev sahipliği yapıyor.

Periyali Villas
11 tane özel havuzlu şık villadan oluşan bu otel, aynı zamanda profesyonel İngiliz dadıların çalıştığı bir kreşe ev sahipliği yapıyor. Kreş hem uzmanlık anlamında, hem de her yaş grubuna uygun aktiviteler konusunda son derece donanımlı... Bebeklerin uyuyabileceği ayrı bir alanı ve bir de çocuk havuzu bulunuyor.
Sadece bu kadar da değil, Periyali, Avrupa’nın en güzel plajlarından biri olarak gösterilen ve karetta karettaların da yumurtlama alanı olan, ünlü Gerakas plajına yürüyerek 10 dakika mesafede; burası hem kumlu olması; hem de hemen derinleşmeyen yapısıyla çocuğunuzun harika vakit geçirebileceği bir plaj... Üstelik bu plajın karettaların rahatsız edilmemesi için iplerle ayrılmış özel bir alanı da mevcut ve plajı ikiye ayıran ipleri takiben de çocuğunuza karettaların nasıl yumurtladıklarını anlatabileceğiniz eğitim amaçlı tabelalar koymuşlar... İlla otele kapanmak zorunda da değilsiniz, otelden Gerakas plajına giderken yolda küçük bir taverna ve bakkal mevcut... Daha fazla hareket için ise Zakynthos Town 25 km uzakta...


HIRVATİSTAN
Bir kaç yıl önce geçirdiğim harika bir tatil sonrasında, doğa ve deniz deyince aklıma ilk gelen destinasyon Hırvatistan; bu özelliği ile de çocuklu aileler tarafından da fazlasıyla tercih ediliyor. Hırvatistan kıyılarıyla ilgili ayrıntılı bilgiyi bu blogdaki “Dalmaçya Kıyılarında” yazımda bulabilirsiniz, gidecekseniz mutlaka okumanızı öneririm.
Hırvatistan, aynı zamanda sekiz tane milli park ve altı tane de UNESCO kültür mirasına ev sahipliği yapıyor ve tüm bu mirasları gözü gibi koruyor. Ağır sanayiye sahip olmadığı ve turizmden gelir sağlayan bir ülke olduğu için güney kıyıları boyunca uzanan Adriyatik denizi tertemiz ve cam gibi sularıyla göz alıcı... Bir kısmı yine milli park olan yüzlerce ada Adriyatik boyunca adeta serpiştirilmiş. Uzun yıllar Venedik yönetiminde kalan bu kıyılar, dantel gibi Venedik mimarisi ile bezenmiş, her biri sanki birer pasta kent gibi bir çok orta çağ şehri ile dolu...
Çocuğunuzla ya da bebeğinizle bir Hırvatistan tatili planlamadan önce ihtiyacınız olan bilgileri aşağıda bulabilirsiniz.
Bebekli aileler için sanırım en önemli unsurlardan bir tanesi ince kumlu bir plaj olacaktır. İşte size Hırvatistan’ın bazı kumlu plajlarının bir listesi, planınızı buna göre yapabilirsiniz. Bu listeye Brela ve Makarska Riviera’yı ekleyebilirim... Ama unutmayın, kumlu ya da kayalık, Hırvatistan’da deniz her zaman güzel...

Hırvatistan’daki çoğu otel çocuklu ailelere uygun, zaten ülkede de gezerken ağırlıklı olarak çocuklu aileleri görüyorsunuz.  Ancak bu araştırmayı yaparken bulduğum daha özel görünen bir oteli ayrıca aşağıda sizlerle paylaşmak istedim.

Sun Gardens Dubrovnik
Dubrovnik yakınlarında hem biraz atraksiyona yakın, hem de çocuklar için uygun bir ortamda olmak isterseniz Sun Gardens harika bir alternatif olabilir. Sun Gardens bünyesinde; özel bir plaj, 3 farklı yüzme havuzu, spor imkanları, spa ve bir de çocuk kulübü bulunduruyor. Kids club, 3 yaşından itibaren her çocuğa açık ve burada düzenlenen aktiviteler de üç farklı yaş grubu için özel olarak oluşturuluyor. Dilerseniz çocuğunuza yüzme bile öğretebiliyorlar.
Ayrıca otel Dubrovnik’e bir kaç kilometre uzakta ve Dubrovnik açığındaki adalara da günlük turlar düzenleyebiliyorlar.

Hırvatistan’daki çocuklu aileler için uygun diğer otelleri de bu listede bulabilirsiniz.

KORSİKA
Korsika, muhteşem bir doğa, onlarca farklı spor imkanı ve turkuaz denizi ile Fransız ailelerin çocuklu tatil destinasyonu... Korsika ile ilgili detayları bloğumda bulunan, “Deniz’deki Dağ” yazımda bulabilirsiniz...
Korsika’da bulunan otellerin büyük çoğunluğunun çocuklar için uygun olduğunu düşünüyorum, ancak bir kaç butik otel, sunduğu hizmetlerle diğerlerinden ayrılıyor gibi görünüyor... Bu otellerin hiçbirinde bir “çocuk kulübü” ya da “kreş” bulunmuyor ama çocuklar için çok uygun bir ortam, biz büyükler için eşsiz ve dinlendirici bir deneyim ve “bakıcı” hizmeti sunuyorlar. Aşağıdaki linklerden sundukları hizmetlerin detayına bakabilirsiniz.

Her üç otel de oldukça pahalı, ama gerçekten özel ve lüks bir butik otel deneyimi sunuyor. Linkteki fotoğraflara bakmanızı öneririm.
Korsika’da her zaman çok daha makul fiyatlı oteller bulma imkanınız olduğunu da hatırlatmak isterim.

La Signora
Grand Hotel Cala Rossa
La Villa Calvi

Buradan da Korsika’nın çocuklu aileler için uygun diğer otellerine bakabilirsiniz, daha makul fiyatlı alternatifler de mevcut…

SARDINIA
Sardinia’ya gitmedim ancak çocuklarla tatil için Avrupa’nın en uygun destinasyonlarından biri olarak gösteriliyor… Doğa ve deniz açısından oldukça cömert olan bu adadaki otellerin birçoğunda bebek bakım hizmeti veya çocuk kulübü gibi olanaklar mevcut.
Aşağıda verdiğim linklerden bütçenize ve zevkinize gore bir otel seçebilirsiniz.

Bitirirken, siz sevgili çocuklu ailelere iyi bir tatil şansı ve kolaylıklar diliyorum. Eminim ki yavrunuzla birlikte olduktan sonra destinasyon neresi olursa olsun altından kalkabilirsiniz. Bu yazının amacı, hem size en unutulmaz manzaraları sunabilecek, doğallığı bozulmamış birkaç destinasyon önermek; hem de bu yerlerin birazcık keyfini çıkarabilmeniz için, size kolaylıklar sağlayabilecek otelleri bulup paylaşmaktı. Bu derlemenin, miniğinizle yaz tatili planlarınızı yaparken, size faydalı olacağını umuyorum.


Bu yazıya çok sevgili bir takipçimin sorduğu bir soru ilham verdi, kendisine buradan çok teşekkür ediyorum…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder